Mobilya Fotoğrafçılığı

Mobilya fotoğrafçılığı alanında size en uygun ekipman seçimine karar vermek veya farklı öneriler almak için ürün danışmanlarımız ile İletişim Formu ya da Whatsapp aracılığıyla iletişime geçebilirsiniz.

Yazar: Mustafa Gedik

Fotoğraf ve fotoğrafçılık konusunda alaylı ve okullu meselesi çok yoğun bir tartışma. Magazinsel bir yanı da var; bir noktada teknik bilgilerin doğru kareyi çekebilmesi de çok olası fakat ben bu tartışmaları elitist bulmakla beraber, asıl iç görünün yaşamın kendisi olması gerektiği kanısındayım. Doğru teknik bilgi, doğru kareyi elbette çeker fakat özellikle mobilya fotoğrafçılığında biraz da karenin öncesini ve sonrasını kurgulamak ve hayal etmek çok daha doğru gibi geliyor bana.

Bir ürünün çekiminin problemsiz yürümesi için aşağıda paylaşılan kronolojinin problemsiz yürümesi gerekir. Kronolojideki bir aksilik çok nadirde olsa o anki ihtiyaç karşılanır. Fakat ne fotoğrafçıya ne de markaya uzun vadede bir değer ya da bir prestij katmaz.

GFX50S | f/11 | 1 sn | ISO-200

Mobilya fotoğrafı çekilirken kalabalık bir ekip ile çalışılıyor.

- Fotoğrafçı

- Fotoğraf Asistanı

- Grafik Tasarımcı

- Retoucher

- İç Mimar (Mekan tasarımı için)

- Stylist (Styling için)

Setteki Tek Star Mobilya

Bunun yanı sıra setteki ekibimle; mimarından tasarımcısına, stil danışmanından asistanlarıma, işini görmeye gelen patrondan o gün görevi mobilyaları taşımak, kurmak, değiştirmek olan emekçilere kadar her biriyle mesafemi eşit kuruyorum.

Diğer türlüsünü insana dair gereksiz bir kapris olarak kurguluyorum desem sanırım yalan söylemiş olmam. Elbette işin içinde sanat, sanatçı, model, tasarımcı unsurları var ama ben bunun eşitlikçi olmayan bir yanının ya da içerisinde kaprisi barındıran bir durumun olması gerektiğini düşünmüyorum.

Benim setimde tek star var o da çektiğim mobilya. Çünkü mobilya fotoğrafçılığı da pazarlamaya dair ve içinde satış kaygısı olan bir iş. Ben esasen mobilyayı kimin aldığıyla daha çok ilgileniyorum; öyle ki titanyum kaplama acayip şıkır şıkır bir luxury mobilya da, inanılmaz işçiliği olan ahşap oymalı klasik bir ürün de, spor ya da iskandinav tarzı bir köşe koltuk da aynı fotoğraf makinesi ve ışıklarla çekiliyor ama yazının başında da belirttiğim gibi iyi bir fotoğrafı bence teknik detaylar değil, doğru hikayeler belirliyor.

Mobilya fotoğrafları sadece çekimi tamamlandığında bitmiyor. Çekimden sonra;

Fotoğrafların Temizliği (Retouch)

ÖNCESİ

SONRASI

Dekupe / Sonsuz Fon

ÖNCESİ

SONRASI

Fon (Background hazırlanması) : Fon işlemi çoğu zaman bütçe yetersizliğinden stok görsellerle yapılır.

3D Max Mekan Tasarımı : Bütçe uygunsa 3D Max programında ürünün tarzına uygun özel mekan tasarlanır ve çekilen fotoğraf yapılan mekan ile birleştirilir.

Anı Fotoğrafta Yaşatın

Bu eve saat kaçta, kim girecek? Anahtarla mı açılacak o kapı yoksa zili mi çalacak gelen kişi? Kıyafetleri nasıldır, yüzündeki yorgunluğun ve stresin sebebi nedir? Birazdan içeriden sevimli bir çocuk çıkıp “Hoş geldin anneciğim / babacığım” mı diyecek yoksa günün tüm yorgunluğunu bir köpeğin başını okşamak mı giderecek? Yani aslında bir kareye hayat sığdırmakta benim için mesele. Ben o anı fotoğraflıyorum, o an saniyenin 24’te biri, öncesinde ve sonrasında o evde ne olacağını düşünerek en değerli anı arıyor, bekliyorum. Işık kullanımında eğer stüdyomda değilsem dünyanın en değerli ışığını kullanmaya gayret gösteriyorum, gün ışığını...

Çekimlerde ışık genellikle paraflaşlarla sağlanır. Çekilen ürünün modül sayısına ya da niteliğine göre paraflaşların adetleri değişebilir. Önemli olan hazırlanan mekanı istenilen ışık tarzına göre ayarlamadan aynı zamanda ürünü iyi bir şekilde anlatmak.

GFX 50S | f/11 | 1 sn | ISO-250

Moodboard’larımda, seçtiğim aksesuarlarda, kullandığım renklerde bu hikayeleri işliyor, bu hikayenin öznesi olan karakterlerle bazen hayalimde konuşuyorum bile diyebilirim. Brief’i de müşteriden alıyorum tabii ama asıl brief’i her zaman üretiminde olan çalışandan alıyorum. Onlarla çay molalarında üretim sürecini, ihraç ettikleri ülkeleri, kendisinin bu ürünü tercih edip etmeyeceğini -fiyattan bağımsız, yalnızca beğeni doğrultusunda- eşinin bu tasarımı sevip sevmeyeceğini konuşuyor, sürecin içerisinde tanıklık metodunu kullanıyorum. Setimin genel itibariyle bu sohbet ortamına uygun olmasını tercih ediyorum, böylelikle ben de kendimi daha iyi hissediyorum. Ben bir fotoğraf sanatçısı olmakla değil; iyi fotoğraf çeken, setteki insan ilişkileri kuvvetli olan ve müşterisine en faydalı kareleri veren, o karelere de kendi hikayesini iliştiren bir fotoğraf emekçisi olmayı tercih ediyorum. Fotoğraf çekmeye başladığımdan bugüne on binlerce kare çektim, on binlerce ürün gördüm, çok tartıştım, çok hak verdim ve çokça da haklı bulundum.

Çekilen fotoğraflar genellikle broşür ve katalog için kullanılır. Dijital çağda olduğumuzdan dolayı sosyal medya, web siteleri, e-ticaret siteleri, TV ve dijital ekranlarda sıkça kullanılmaktadır.

Şimdiyse sadece fotoğraf çekmek, yaratıcılıkla faydayı harmanlamak istiyorum.

GFX50S | f/11 | 1 sn | ISO-200

GFX100S | f/11 | 1/125 sn | ISO-250

GFX50S | f/11 | 1 sn | ISO-200

GFX100S | f/11 | 1/60 sn | ISO-250

Bu alanda size en uygun ekipman seçimine karar vermek veya farklı öneriler almak için danışmanlarımız ile İletişim Formu ya da Whatsapp aracılığıyla iletişime geçebilirsiniz.

İletişim: zehrakuzu@rafine.biz

Instagram: @gedikmustafa

Babamın memuriyeti dolayısıyla ailece çok fazla şehir gezdik ve ben de bu süreçte Bolu’da, 25 Eylül 1988'de doğdum. Aslen Bursalı olup, sonrasında yine Türkiye'nin her bölgesinde süren öğrencilik hayatım, Anadolu Üniversitesi Çalışma Ekonomisi Bölüm ile birlikte sona ermiş oldu. Aslına bakarsanız ilk ve bence en önemli iş deneyimimi Demir Döküm’de yapmış olduğum stajdı diyebilirim. Halen daha stajyerlerimle kurduğum ilişkiden ajansımın işleyişine kadar birçok iş disiplini konulu önceliklerimde orada öğrendiğim deneyimler ışığında hareket etmekteyim. Sonrasında profesyonel iş hayatıma bölümümden bağımsız olarak ilgi duymuş olduğum, mobilya ve tamamlayıcı ürünlerin tasarımı ve mimarlık alanında hizmet veren bir firmada, bu alanda uzman bir profesyonelin asistanlığını yaptım. Oradaki altı yıllık deneyimimin iki yılında asistanlık, sonraki süreçlerindeyse proje yöneticisi olarak çalıştım. Üretimden iş takibine, aksesuar seçiminden projenin hayata geçmesiyle ilgili tüm süreçleri yürütmek bana güçlü bir organizasyon becerisi kattı. 2013 yılına kadar benim için eğitici, öğretici ve yaşam deneyimleriyle dolu bu yolculuğum; abimin bir beyaz yaka metamorfozuyla birlikte fotoğrafçı olmaya karar vermesi ve beni bir gün stüdyoda "Bunlar ışıklar, bu da makina, hadi kolay gelsin" diyerek bırakmasıyla yepyeni bir sürece girdi. Başlarda ne yapacağımı bilemesem hatta biraz da çocukça bir öfkeye kapılmış olsam da; şimdi abime olan minnetim tarif edilemez bir boyutta benim için. Halen daha azimle devam ettiğim bu yolculukta; fotoğrafçılığa geçmiş deneyimlerimi, teknik bilgilerimi ve beni ben yapan binlerce hikâyeyi sığdırarak sürdürmekteyim.

Ayrıca hayatımı; dünya güzeli bir eş ve bana binlerce eşsiz duyguyu aynı anda yaşatma becerisine sahip iki dünya tatlısı çocukla paylaşma şansına sahibim.